İnanılmaz Bir Geri Dönüş Hikayesi - 23

Ramazanlığın ilk haftası işler çok durgun geçmişti, oruç tutanlar çoğunlukta ise mutluluk verecek bir durumdu, belki de insanlar bizim mekan yeni olduğu için bilinmiyor olabilirdi.!

İnanılmaz Bir Geri Dönüş Hikayesi - 23

İnanılmaz Bir Geri Dönüş Hikayesi - 23

Ramazanlığın ilk haftası işler çok durgun geçmişti, oruç tutanlar çoğunlukta ise mutluluk verecek bir durumdu, belki de insanlar bizim mekan yeni olduğu için bilinmiyor olabilirdi.!

03 Haziran 2021 Perşembe 12:53

Aslında paraya pek ihtiyacımda yoktu,şubat ayından hazirana epeyce iş yapmıştım,bankada param vardı çalışmasakta olurdu.!

İkinci hafta açtık başlattığımız işi devam ettirme kararı aldık, ayşe abla menemen ve sucuklu yumurta fark getirir demişti, aslında müşteriler tosttan usanmışlardı.!

Züccaciyeciden gittim tek kişilik çift kulplu,kapaklı tek kişilik 10 tane tava aldım.!

Yemek soranlara, menemen ve sucuklu yumurta ve tost var diyorduk, menemen isteniyordu, tek kişilik yapıp sıcak sıcak servis yapıyorduk, bir kaç gün içinde, bir çok devlet memurlarıda menemen yemek için gelmeye başladılar, esnaf ve başka müşteriler ile işlere yetişemez olmuştuk, ayşe abla bir bayan daha buldu,bende on tava daha aldım,yetmedi bir on tane daha aldım.!

Ayşe abla menemene sarımsak koyduğundan menemen çok lezzetli oluyordu.!

İşler öylesine çoğalmıştı ki, normal zamanın nerdeyde bir haftasına bedel iş oluyordu.!

Çok siğara içiliyordu amma gülsümün çift aspiratör koydurması ve arka pencere hem hava almaya hemde aydınlatmada çok iş görüyordu, buna rağmen yemek pişen dörtlü ocağın tamamı kullanıldığından koku yapıyordu,bir çare bulunmalıydı, bir usta çağırdık eskişehirli hulki usta soğutmacıymış ama kafası çalışan bir adamdı,daha yeni gelmiş fethiyeye, buraya bir davlunmaz koyun içinede aspiratör kokuyu çeker dedi, hulki usta ben yaparım dedi, tenekeciye bir davlunmaz yaptırmış getirip monte ettiler, gerçekten koku kalmadı.!

Son on güne girdik,esnafın çoğunluğu iftara dükkanda oldukları için akşam saat ona kadar bekleyin diye rica ettiler, ikide liseli genç aldık işe, iftarda da menemen ve diğer yemeklerden esnaf istiyordu,hele çay gırıla gediyordu.!

Ayşe abla çocukları bize getirmiş bizde kalıyorlardı, akşam fırfırısında gülsüm dükkana geliyor, daha sonra ayşe abla ile diğer kadın gidiyorlardı.!

Son beş gün vardı ikindi üstü idi vedat, ali baba paran varmı dedi,var ne kadar istiyorsun gardaşım dedim.!

Yok ben para istemiyorum, hesaplı çok temiz bir araba var sana alalım dedi.!

Yav benim arabaya binecek zamanım mı var dedim.!

Bak çok temiz pırıl pırıl cam gibi beyaz bir murat 124 içi dışı özel yapılmış, ekolayzırlı müzik seti ve hopörlörleri var, iyi bir bakalım dedim.!

Araba geldi, gerçekten çok güzel arabaydı, vedat ikinizde arkadaşımsınız, biriniz şu fiata versin,biriniz şu fiata alın dedi, satıcı biraz nazlandıktan sonra tamam dedi.!

Bankaya gittim arabanın parasını çekip arkadaşa verdim,devrini bayramdan sonra alırım dedim.!

Dükkana girdim işime baktım, akşam üstü gülsüm geldi işler dahada yoğunlaşmıştı, sanki bir senelik kazancı bir ramazanlıkta yapıyorduk, saat on oldu elamanların yevmiyelerini verip yolladım, gülsüm ayakta duracak halim yok, çokta acıktım, eve gidecek takatim yok, beni kucağına al götür dedi.!

Dükkanı kapattım, araba dükkanın önünde duruyordu, arabanın kapısını açıp bindim, yan kapıyı açtım,hadi bin dedim gülsüme.!

Bu araba kimin dedi.!

Bizim dedim,hadi yaa dedi, vallahi bizim dedim.!

Arabayı çalıştırdım, teyibi açtım, ferdi tayfurun susadım çeşmeye varmaz olaydım şarkısı çalıyordu.!

İskelenin oraya varıp kenara çektim, mustafa diye bir arkadaş bir anadol pikapta köfte satıyordu, selam verdim hayırlı olsun mustafam dedim hoş geldin ali baba dedi, bizim çayhane gibi küçük masalar ve iskembeler vardı, oturduk yarımşar ekmek arası köfte yedik, parasını mustafa almak istemediysede, zorla verdik, yan tarafta ki,her zaman gittiğimiz çay bahçesinin deniz kenarında bir masaya oturduk,bana sade, gülsüme kakolu sade dondurma söyledik, dondurmayı yerken, gülsüm canım üstüme geldi canlandım dedi.!

Araba gerçekten bizim mi dedi, vallahi bizim dedim, banada sürmesini öğret dedi.!

Tamam öğretirim,ehliyet bile alırız sana dedim, hatta her pazar fethiyenin güzel bir yerine pikniğe gideriz bol bol yüzer eğleniriz dedim, dondurmalarımızı yiyip bitirdik, bir daha yermisin dedim, külahta al dedi, paket alalım, ayşe ablayla çocuklarda yerler dedim,bir paket dondurma yaptırdık, arabaya binip eve vardık.!

Çocuklar uyumuşlardı, kaldırdık hep beraber dondurmayı yiyip yattık.!

Artık hergün akşam rutin gülsümle iskeleye gidip önce köfte sonra dondurma yiyorduk ve gülsüm bu durumdan çok mutlu oluyordu, o mutlu oldukça ben daha çok mutlu oluyordum.!

Bayramlıklarını almıştı gülsüm, çocuklar gibi şendi ömründe ilk defa bayramlık almıştı ve yastığımın altına koyacağım diye çocuklar gibi seviniyordu, resmen hiç yaşıyamadığı çocukluğunu yaşıyordu.!

Arife günü bende kendime bir şeyler aldım.! gülsüm şeker.çikolata ve kolanya almıştı, tipik bir türk kadınıydı, gülsüme vereceksin parayı o da zevkle alış veriş yapacaktı, saat onda dükkanı kapattık, bu defa direk eve gittik, banyo yaptım yeni aldığım iç çamaşırları aldım, yarın sabahleyin bayram namazına gidecektim, ayşe ablanın oglu murat, dayı benide bayram namazına götür demişti, tabi götürürüm aslanım erkek adam bayram namazını kaçırmaz demiştim, yattık.!

ARKASI YARIN

Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

banner374

banner367

banner366

banner360

banner326