İnanılmaz Bir Geri Dönüş Hikayesi - 24

Gülsüm gerçekten de, bayramlıklarını,yastığının altına koymuş ve sabaha kadar heycandan bir sağa bir sola dönmüştü,sanki bayramın heycanından sabaha kadar uyuyamayan küçük bir kız çocuğu gibiydi.!

İnanılmaz Bir Geri Dönüş Hikayesi - 24

İnanılmaz Bir Geri Dönüş Hikayesi - 24

Gülsüm gerçekten de, bayramlıklarını,yastığının altına koymuş ve sabaha kadar heycandan bir sağa bir sola dönmüştü,sanki bayramın heycanından sabaha kadar uyuyamayan küçük bir kız çocuğu gibiydi.!

04 Haziran 2021 Cuma 11:47

Elbette onun için kolay değildi,ömründe ilk bayramlıklarını,yastığın altına saklamış o duyguyu sonuna kadar yaşıyordu,ilk defa kendi evinde bayram sabahına kalkacaktı.!

Sabahleyin erkenden kalktım,ayşe ablaya seslendim, muradı hazırla diye .!

Bayram namazı için abtestimi almıştım, murat geldi yanıma,dayı bende abtest alacağım dedi, murata da abdest aldırdım, ikimizde tiril tiril giyinip evden çıktık, bizim ev eski cami ve yeni caminin tam ortasındaydı,aşağıdan bir km mesafe vardı, arabaya bindik, yeni cami eski caminin belki beş kat büyüklüğündeydi, kocaman bahçesi vardı, eski camiye bir kaç defa teravih kılmaya gitmiştim turistik çarşının tam ortasında eski bakımsız bir camiydi, cemaatı yok denecek kadar azdı.!

Yeni camiye vardık, arabayı park edip camiye girdik, camide yer yer boşluklar vardı, murata tembihi çekmiştim, namazda beni takip etmesini ve ben ne yaparsam aynısını yap ve sakın konuşma,gülme,namaz kılarken sağına soluna bakma, sonra Allahı üzersin diye.!

Namazı kıldık, cemaat namazın ardına sıra olup bayramlaşma oldu, bizim esnaftan da camide olanlarla bayramlaştık, eve gelirken, garajların orda ki fırının açık olduğunu duydum, ordan ekmek alıp eve döndük.!

Eve varınca gülsümle ayşe abla bizi karşıladılar, gülsümün ayşe abladan taktik aldığı belliydi, o güzel gülüşü ile çocuksu tavırlarla elimi öptü, sonra elini uzattı, ne istiyorsun dedim.!

Bayram harçlığı dedi.!

Gülsüme bayram harçlığı verdikten sonra ayşe abla bayramın mübarek olsun dedim, sağol seninde dedi birazdan yemek hazır olur dedi ayşe abla.!

Kanepeye oturdum ayşe ablanın kızı selma dayı bayramın mübarek olsun deyip elimi öptü, ardına murat elimi öptü ikisinede bayram harçlığı verdim.!

Bende ilkleri yaşıyordum, daha önce üç kişi tarafından bayram namazından eve gelince elim ilk defa öpülüyordu, eee bu ailenin reisiydim nede olsa, biraz sonra gülsüm masaya kızartmalar düzüyordu, nerdeyse her sebzenin kızartmasını yapmıştı sağ olsun ayşe abla, masaya oturup yemeğimizi yedik, bir aydır sabah kahvaltısı yapmamıştım, birden yemeği çok yiyince bir ağırlık çöktü üstüme, ben biraz yatayım dedim, gerçi sabaha kadar gülsümün bayram heycanıda uyutmamıştı beni, epeyce yatmışım, gülsüm geldi, kalk artık bayramı uyuyarakmı geçireceksin dedi.!

Elimi yüzümü yıkadım, ayşe ablagil evlerine gitmişlerdi.!

Hazırsan gidelim dedim gülsüme.!

Kime gidelim dedi gülsüm.!

Bayramda ilk mezarlığa gidilir dedim.!

Arabaya binip mezarlığa vardık, elbette bu mezarlıkta kimse yoktu, ama biz önce orda yatanlar için bir fatiha okuduk, ardına Anneme ve cümle ikimizinde geçmişlerine fatiha okuyup çıktık, hali ile gülsüm ömründe ilk mezara geliyor ve fatiha okumayı ona ben ezberletmiştim,amma daha önce oruç tutmuştu.!

Arabaya bindik gidecek yer düşünüyor bir taraftanda dağa doğru çıkıyorduk, hisarönünü geçtikten sonra, geri döndük,

aman yarabbim ne muazzam bir manzaraydı fethiye körfezi,açık deniz ve adalar,durduk manzarayı seyir ederken, gülsüm biliyormusun dedi, benim annem hep filiz akın olurdu dedi.!

Nasıl yani dedim.!

Yurt da her çocuğun bir artist annesi vardı, anne diye onu hayallerdik, onların filiminin içinde hayallerdik kendimizi.!

Ben filiz akının kucağında çoook uyudum, benim çok saçlarımı taradı, banyo yaprıp, yanağımdan kuvvetlice öper ve mis gibi kokuyorsun derdi, benim elimden tutar okula götürür, ders çalıştırırdı, hayal ya, her özlemimi filiz akınla giderirdim, hatta, annem gelip beni burdan alacak diyen ağlayan çocuklar olurdu.!

Şimdi, yurt da çocuklar dört gözle ziyaretçi bekliyorlardır, bazen üçüncü günde gelenler olurdu birde bize hediye getirenler oldumuydu değme keyfimize işte biz o zaman bayram olduğunu hatırlardık dedi.!

Sesiz kaldım ne diyebilirdim ki, benim annem babam,kardeşlerim,hısım akrabam herşeyi vardı, ev ev gezer büyüklerimin elinimi öperdim onlarda bana harçlıkmı verirler deseydim.!

Gülsüm,belki benimde annem,babam,kardeşlerim ve akrabalarım vardır,kimbilir dedi.!

Hiç aramadınmı dedim.!

Yok dedi,ne imkanım oldu nede zamanım dedi.!

Bayram sevinci yerini hüzüne bırakmıştı, gülsüm başını omuzuma koymuş için için ağlıyordu, belliki ne kadar büyüsede bu aile yarası hep kanayacak,hiç iyileşmiyecek, kendimden biliyordum.!

Gülsüm, acaba fethiyede çocuk esirgeme yurdu varmı dedi.?

İstersen sorarız dedim,soralım dedi.!

Ordan hareket ettik mezarlığın orda durduk, birisine fethiyede çocuk esirgeme yurdu varmı diye sordum, adam biraz düşündü, yeni sağlık ocağının arkadında olacaktı dedi, tarif aldık, yakınına gelince bir tuhafiyeci açıktı, onada sorduk, o bize tarif etti, bulduk çocuk esirgeme yurdunun girişinde üç kişi oturup sohbet ediyordu, selam verip ziyaret varmı dedim, adamlar gülsümle bana baktılar, evet dediler, dedim ki biz çocuklara hediye alacağız,kaç çocuk var dedim, beş oglumuz sekiz kızımız var dediler, tamam biz hediye alıp geliyoruz dedim.!

Arabaya bindik ne alalım çocuklara gülsüm dedim.!

Kızlara bebek,oglanlara araba dedi birde şeker yaptıralım dedi.!

Ordan çarşıya vardık açık bir oyuncakcıdan kızlar için bebek seçti gülsüm hepsi farklı ve özel olmalı dedi.!

Bende oglan çocuklarına araba seçtim, en güzel ve sağlamlarından, ayrı ayrı paket yaptırdık, iki poşete koydurduk,parasını verip çıktık, bir kutu çikolata,bir kutuda karışık şeker pakati yaptırdık, arabaya binip ,yurda vardık, selam verdik biz geldik dedik.!

Gülsümün heycanından adamın biri sordu sizdemi kurumun yurdunda kaldınız diye,gülsüm evet izmirde dedi.!

Bir oyun alanıydı burda bekleyin şimdi çocukları yollarım dedi.!

Hani ilkokulda çocuklar tenefüse sevinçle çıkarlar ya vallahi çocuklar aynen öyle çılgın gibi koşarak bize sarıldılar, hoş gelmişsiniz diye ellerimizi öpüyorlardı, çocuklar 7-9 yaş arasındalardı, duygu selinin içinde kalmıştık, ağlamak istiyordum, lakin bu güzel ortama hüzün katmamaya çaba sarfediyordum, erkekler benim yanıma dedim.!

Hepsine teker teker hediyelerini verdim, açan sevinçten havalara uçuyor çılgın gibi seviniyorlardı, beşi birden arabalarını sürüp oynuyorlardı, bir ara gözüm gülsüme takıldı, kızlara bebeklerini vermiş, fakat kızların saçlarını tarayıp, belik örüyordu, onlarla öylesine ilğileniyordu ki, sanki bu dünyadan başka bir alemdeydi, kendine yapılmasını istediği şeyleri o da kızlara yapıyordu.!

Sonra bende erkek çocuklara katıldım, ogün çocuklarla karmaşık duygular dolu bir gün yaşamıştık, görevli geldi tamam artık içeri girip dinlenin demişti ayrılık gelip çatmıştı, gülsüm sanki onlarla içeri girmek istiyordu, onları bırakmak istemiyordu, yine geleceğiz dedi gülsüm onlara gülücükler atarak, görevlilere teşekür ettik,istediğimiz zaman gelebileceğimizi söylediler, arabaya bindik, gülsüm birden hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladı ne oldu dedim.!

Çocuklar için en zor olanı bu dedi.!

Nasıl dedim.!

Gelen ziyaretçilere bir iki saat içinde alışırlar, onlara bağlanırlar, gitme vaktinde yıkılırlar, çünkü kaderlerinde hep terkedilme vardır.!

Buraya gelmekle iyi ettik ama ayrılık acısı ile onları yıktık dedi.!

Sana kokoreç veya köfte üstünede ki iki porsiyon dondurma ısmarlayım mı dedim.!

Yemek ne olursa kabulüm, dondurmayı paket yaptırıp evde yiyelim çünkü iki porsiyon dondurma benim içimde ki ataşi söndürmez dedi.!

Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

banner374

banner367

banner366

banner360

banner326