Diyarbakır ve Ankara'da iki çocuğun ölümüyle sonuçlanan şırıngalı çikolata olayında şok bir ayrıntı ortaya çıktı. Edinilen son dakika bilgisine göre , bilirkişi raporunda asli kusurlu bulunan üretici firma sahipleri ifadelerinde, "Biz ilk olarak Gıda ve Ticaret Bakanlığına oyuncak olarak başvuru yaparak patent almak istedik. Ancak Ticaret bakanlığı bize oyuncak için gerekli vasıfları taşımadığından onay vermedi. Tarım Bakanlığı da sadece gıda mühendisi denetiminde üretim izni verdi" dediler.
MERDİVEN ALTI DEPO
Yapılan araştırmada Gebze'deki firmanın merdiven altı üretim yaptığı, üretimin her aşamasında bulundurulması zorunlu olan gıda mühendisi bulundurmadıkları, üretimin hijyen koşularında gerçekleşmediği gibi çikolataların merdiven altı depoda çalışan 5 işçi tarafından şırıngalara doldurulup iç piyasaya sürüldüğü belirlendi. Üretimi firma sahibi iki kardeş tutuklanırken, dağıtıcı firma sahibi üç kardeş ise adli kontrol şartıyla serbest kaldı.
İKİ ÇOCUĞUN HAYATINA MAL OLMUŞTU
Diyarbakır'da geçen yıl 7 yaşındaki Miraç Umut Bilgi ile Ankara'da 7 yaşındaki Mert Yağız Köksal'ın ölümüne neden olan şırıngalı çikolata soruşturması genişletildi. İkisi Yüksek Gıda Mühendisi, biri de iş güvenliği uzmanı üç kişilik bilirkişi komisyonunca hazırlanan raporda, üretici firmanın olayda asli kusurlu olduğu raporu üzerine soruşturmayı yürüten Diyarbakır Başsavcılığı olayla ilgili ikisi Mono adlı üretici firma, üçü Bonart adlı dağıtıcı firma yetkilisi beş kişi hakkında gözaltı kararı verdi. Gebze'de gözaltına alınan üretici firma sahibi Uğur ve Servet Yılmaz kardeşler Sulh Ceza Hakimliğince tutuklanırken, dağıtıcı firma sahibi Harun, Kazım ve Yunus Taycı kardeşler de adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
11 MİLYON ŞIRINGA SATTIK
Üretici firma sahibi iki kardeş ifadelerinde, "Gıda ve Tarım Bakanlığı ile Ticaret Bakanlığına gerekli üretim izinlerini almak için başvuru yaptık. Şırıngalı çikolata için Ticaret Bakanlığından oyuncak izni istedik. Ancak Ticaret Bakanlığı oyuncak için gerekli vasıfları ve plastiğin içeriğindeki bazı kimyasal maddelerin zararlı bulunması nedeniyle bize oyuncak izni ve patenti vermedi. Sadece Gıda Bakanlığı üretimin her aşamasında yüksek gıda mühendisi bulundurmak koşuluyla bizlere gıda izni verdi. Bizde üretime başladık. Beş işçimiz var. Bunlarla üretimi yapıyorduk. Bizim Diyarbakır'a hiç satışımız olmadı. Başka firmalar üretip satmış olabilir. Biz malı üretip dağıtıcı şirket olan Bonart'a veriyorduk. İki çocuğun ölümünden sonra iç piyasadaki tüm mallarımızı geri çektik. Üretimi de durdurduk. Ancak bu olaylar olana kadar piyasaya 11 milyon ürün sattık" dediler.
İZİN VERİLMEDİĞİ HALDE MERDİVEN ALTI ÜRETİM YAPTILAR
Dağıtıcı firma sahipleri ise üretimin hiçbir aşamasında yer almadıklarını, sadece paketleme ve ambalaj işlemi bittikten sonra malı teslim alıp dağıtımını yaptıklarını ve suçsuz olduklarını iddia ettiler.
Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliği, sık sık denetlenmesi gereken hijyen şartlarının olmadığı bir ortamda merdiven altı fason üretim yapıldığını, üretimin hiçbir aşamasında gıda mühendisi bulundurulmadığını belirtti. Hakimlik, firma sahiplerinin üretimi bir depoda çalıştırdıkları beş işçi ile gerçekleştirdiklerini, oyuncak için Ticaret Bakanlığından talep edilen iznin uygun hijyen şartlarını taşımadığı için reddedilmesine rağmen üretime devam edilerek bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olmak suçundan Servet ve Uğur Yılmaz adlı kardeşlerin tutuklanmasına karar verdi.
