YEREL

Süt üreticisi çöküyor! Fiyat açıklaması değil, acil eylem planı şart!

Değerli okurlar,

Süt üreticisi her geçen gün daha da ağırlaşan bir yükün altında eziliyor. Girdi maliyetleri tavan yapmış, tüketim alışkanlıkları değişmiş ve piyasa denetimsizliğe terk edilmiş durumda. Gelinen noktada artık sadece fiyat artışı değil, kapsamlı bir çözüm planı gerekiyor.

GÜNCELLENEN FİYAT NEYİ KAPSIYOR?

Ulusal Süt Konseyi, 16 Temmuz itibarıyla sıcak süt fiyatını litre başına 18,35 TL olarak belirledi. Bu fiyat, 3.2 protein ve 3.6 yağ oranı standardı üzerinden hesaplandı.

Ancak dikkat! Soğutma, taşıma ve nakliye gibi maliyetler bu fiyata dahil değil. “Üreticiye ayrıca ödenecek” denildi ama:

• Bu bedelleri kim ödeyecek?

• Kaç lira ödenecek?

• Nasıl denetlenecek?

Henüz net bir açıklama yapılmış değil. Bu durum, belirsizlik ve güvensizlik ortamını daha da derinleştiriyor.

ÜRETİCİYLE SANAYİCİ ARASINDA UCU AÇIK PAZARLIK

Söz konusu ek bedellerin sanayici ve üretici arasında karşılıklı anlaşmayla belirleneceği ifade ediliyor. Yani iş yine sahaya kalıyor.

Ancak unutulmamalı ki Türkiye’nin her bölgesi aynı değil. Batı’da kurumsal yapılar güçlü; Doğu’da ise kontrol zayıf. Bu fark, kayıt dışı toplayıcılarla kurumsal alıcılar arasında haksız rekabet yaratıyor.

FİYAT VAR AMA SAHADA GEÇERLİ DEĞİL

Bugün birçok bölgede süt hâlâ 10 TL ile 15 TL arasında alınıyor. Üretici zararına satış yapmaya mecbur kalıyor. Yeni açıklanan fiyatın altına inenlere ceza kesileceği söylense de denetim mekanizmasının ne kadar işleyeceği meçhul.

ASIL SORUN: SÜT VAR AMA TÜKETİM YOK!

Bazı çevreler, sorunun arz fazlası olduğunu iddia ediyor. Ancak asıl gerçek şu:

Süt tüketimi düşüyor!

Süt ve süt ürünlerine olan talep her geçen gün azalıyor. Eskiden dondurma, peynir, tereyağı gibi ürünlerde gerçek süt kullanılırdı. Bugün bu ürünlerde süt miktarı neredeyse yok denecek kadar az.

Kahvaltı kültürümüz de giderek eriyor. İnsanların alım gücü düştükçe, en temel besin olan süt dahi lüks tüketim haline geliyor.

NE YAPILMALI? NEREDEN BAŞLANMALI?

1. Süt Tüketimi Teşvik Edilmeli

Devlet televizyonları, özel kanallar ve dijital platformlar üzerinden; sanatçılar, sporcular, siyasetçiler ve akademisyenler eliyle süt ve süt ürünlerinin önemi anlatılmalı.

Topluma, süt tüketmenin hem sağlık hem de milli ekonomi açısından önemi doğru şekilde aktarılmalı.

2. Bilim Dışı İddialara Yayın Platformlarında Yer Verilmemeli

Televizyon ve sosyal medya ekranlarında, sütü hedef alan bilim dışı söylemlerle toplumu yanıltan kişilere artık geçit verilmemeli.

Bilimsel temeli olan her görüş, bilimsel ortamlarda tartışılmalı. Tüketiciyi doğrudan etkileyen, sektöre zarar veren spekülatif söylemler kamuoyu önünde yayılmamalı.

3. İhracat Desteklenmeli, Fazlalık Pazar Bulmalı

Yurt içindeki tüketim daraldıysa, çözüm yurt dışındadır.

Sanayiciye ihracat desteği verilmeli, prosedürler kolaylaştırılmalı. Ticaret ateşelikleri bu konuda daha etkin hale getirilmeli. Türkiye’de üretilen süt ve süt ürünleri, ihracat kanallarıyla değerlendirilmelidir.

SON SÖZ: SÜT STRATEJİK ÜRÜNDÜR

Bugün süt, yalnızca bir gıda ürünü değil; tarımın, hayvancılığın ve toplum sağlığının temel taşıdır. Üretici kazanamazsa, üretim devam etmez. Üretim durursa, bağımlı hale geliriz.

Süt fiyatını açıklamakla değil, üreticiyi ayakta tutacak yapısal adımlarla bu kriz aşılır.

Aksi halde, bugün raflarda gördüğümüz süt, yarın sadece ithal etiketli bir hatıraya dönüşebilir.