Konuşmasında Avrupa Birliği’nin karar alma mekanizmalarını ve genişleme sürecindeki tıkanıklıkları eleştiren Karakoç, oybirliği ilkesinin yapısal sorunlara yol açtığını vurguladı.
“AB’nin Geleceği, Dar Siyasi Hesaplara Terk Edilmemelidir”
AB’nin genişleme sürecinde yaşadığı aksamalara değinen Karakoç, “Üye ülkelerin bazı kişisel veya ulusal saiklerle, aday ülkelerin geleceğini rehin alması sadece genişlemeyi değil, Avrupa ideallerinin inandırıcılığını da zedelemektedir” diyerek, oybirliği yerine nitelikli çoğunluk ilkesinin benimsenmesi çağrısında bulundu.
“Türkiye Yolun Zorluğunu Biliyordu, Ancak Adil Bir Süreci Hak Ediyor”
Türkiye’nin Avrupa Birliği ile müzakere sürecine başlarken bu yolun kolay olmayacağının farkında olduğunu belirten Karakoç, “Ancak bu yolun adil, öngörülebilir ve kurallı olması gerektiğine olan inancımızı hiçbir zaman kaybetmedik” ifadelerini kullandı.
“Genişleme, Avrupa’nın Kendi Geleceğine Yatırımdır”
Karakoç, Avrupa’nın bütünlüğü açısından genişleme politikasının stratejik önemine dikkat çekerek, “Bu yatırımın geleceği, birkaç başkentin dar gündemlerine teslim edilmemelidir. Mesele sadece Türkiye’nin üyeliği değil; Avrupa Birliği’nin kendini ne kadar ciddiye aldığıdır” dedi.
Türkiye’den Avrupa’ya Demokratik Uyarı
Doç. Dr. Zuhal Karakoç Dora’nın bu çıkışı, AB kurumları içindeki reform çağrılarına güçlü bir destek sunarken, Türkiye’nin aday ülke olarak beklentilerinin altını bir kez daha çizdi. Karakoç’un bu sözleri, hem içeride hem dışarıda dikkatle takip ediliyor.
