TVNET’te yayınlanan ‘Konuşmak Lazım’ programına konuk olan Batı Asya Araştırmaları Enstitüsü (BAAE) Başkanı Prof. Dr. Mahmut Yardımcıoğlu, Azerbaycan- Ermenistan arasındaki savaşa dair önemli açıklamalarda bulundu.
Türkiye’nin, Azerbaycan’a verdiği destekle AB ve ABD’nin bölgede kurmak istediği oyunu bozduğunu belirten Prof. Dr. Mahmut Yardımcıoğlu, Azerbaycan ordusunun Ermeni askerlerine hadlerini bildirdiğini ifade etti.
Yardımcıoğlu şunları kaydetti;
“Avrupalı devletler savaş sahnesinde yapamadıkları işleri masada her zaman bir şekilde bizim aleyhimize becermişlerdir. Şimdi bu Ermenistan dediğimiz topluluk, terörist devlet, ayrı bir terörist devlet, Tayyip Bey İsrail için kullanıyordu, Ben de Ermenistan için kullanmayı tercih ediyorum. Sayın Metinlerin söylediklerinden ek olarak misk grubu diye bir yapı vardı. Bu misk grubu esasında mecliste bir yasanın çıkması istemiyorsa nasıl alt komisyona ve alt komisyona sevk ediliyorsa grubuna sevk edildik ki bu işler zamana yayılsın oradaki işgal 20 yıl, 30 yıl, 40 yıl, 50 yıl, 100 Yıl, 150 yıl durursun hatta biraz daha gelişlesin, Ermenistan oradaki çapulcular, hatta orada bahsetmiş olduğumuz bir bölge var; ayrılıkçı çapulcu sürüsünün bulunduğu bir bölge şimdi bunları istedikleri gibi hareket etsinler tarzında düşünceleri vardı.
Fakat bu iş böyle olmadı, Türkiye Cumhuriyeti kardeşi olan Azerbaycan devletine verilmesi gereken desteği verdi, SİLAH’lı insansız hava araçlarını verdi. Günü geldiğinde yine bunları çapulculuklarla devam ettiklerinde Azerbaycan ordusu Türkiye Cumhuriyeti'nde desteğiyle ve milletin de desteğiyle bunları haddini bildirdi.
Şimdi bu misk grubunun içinde kim var biliyor musunuz? Amerika Birleşik Devletleri vardı, esasında Amerika bölünmüş Devletleri mi demeliyiz diye düşünüyorum. Çünkü kendi iç siyasetlerini de Amerikan televizyonlarına izlediğimde, konuşmalarına baktığımda, bir önceki Cumhuriyetçi başkanının konuşmalarına baktığımda kendi içlerinde ciddi anlamda bir bölünme yaşamak üzereler.
İşte bu ABD dediğimiz ister Amerika Birleşik Devletleri diyelim, ister Amerika bölünmüş devleti, bunlar zamana yaydılar ve bu işleri ve Ermenistan'ın lehine olacak her türlü yaklaşımlara söylediler. Amerika Birleşik Devletleri ve Fransa en son 10 Kasımda yapılan ateşkes sözleşmesi demiyorum, çünkü savaş orada hala devam ediyor, Azerbaycan bütün Ermenistan işgal edebilirdi. O anlamda kendi topraklarının dışında yaptıklarının o hattın daha da ilerisine gidebilirdi bunu yapmadılar.
Şimdi burada Birleşik Devletler ve Fransa kulvarın dışında kaldı, kulvarın içerisinde kim kaldı Azerbaycan ciddi anlamda güçlendi. Rusya'nın da Ukrayna'ya saldırması ile birlikte Avrupa Birliği ülkelerinin birçoğu Azerbaycan'a geldi. Dolayısıyla Azerbaycan ciddi anlamda dünya liginde çok daha önemli bir hale geldi.
Bu arada gelişmeleri Amerika Birleşik Devletleri hazmedemiyor. Fransa'nın bu kulvarın dışında kalmış olması, Ermenilerin hamisi olan bir yapının dışarıda nasıl kalabileceğine ilişkin Makron’un şımarıklıkları bir şekilde tezahür etti. 30 yıl ve Yüzyıl Savaşları bunları gösteriyor, tarihine baktığımızda Afrika'da yaptıklarına baktıklarımızı da gösteriyor, delikanlı bir şekilde, mertçe insanoğluna yakışır, insan haysiyetine ve duruşuna yakışır bir şekilde diğer milletlerin karşısına çıkan bir yapı değil bu bahsettiğimiz.
Ne yaptılar yakın zamanda? Yunanistan’a ne yaptılar? Bize karşı savaş uçakları verdiler. Bizim atmış olduğumuz golün tırnak içerisinde karşılığını Akdeniz'de bizim karşımıza rafiyal uçaklarının Yunanistan'a vererekten ve aynı zamanda uçak gemisini Yunanistan'ın neredeyse emrine vererekten, Türkiye'nin petrol arayan gemilerine müdahale etme maksatlı, savaş maksatlı, saldırı maksatlı göndermekle bize karşılık verdi.
Bu tantananın kaynağı'ndaki çapulcuların tıpkı 10 Kasımda imzalanan sözleşmenin gereği olaraktan; Neydi bu sözleşme, bildiğim kadarıyla bu ayrılıkçı çapulcular defolup gideceklerdi. O bölgeyi mayınlamışlardır, o bölgenin mayın haritasını vereceklerdi ya da mayınları temizleyeceklerdi.
Zengezur Koridoru; Azerbaycan, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin, Avrupa Birliğinin, Orta Asya'ya bağlayan hattır. Bu bizim için hayati katiyettedir. Neden? Orta Asya'daki Türk devletleri bizim kardeşlerimizdir ve bizim ana atar damarımız olması gereken bir bölgedir.
İşte az önce yine İran vurgusu yapıldı, bu coğrafyada tıpkı İngilizler gibi İran'a ciddi anlamda yığınak yaptı. Fakat her ne hikmetse perde arkasında iş yapmayı çok seviyor. Her ne hikmetse bütün düşmanlar bir anda kanka oluveriyorlar.
Şimdi ne oldu? Rusya Ukrayna'ya karşı savaşıyor karşısında NATO var, AB ülkeleri var. Rusya onları terbiye etmek istiyor, Amerika hem onları hem AB'yi, hem Rusya'yı terbiye etmek istiyor. Ama Kuzey Suriye bölgesine geldiğimizde aynı AB, aynı Amerika, aynı Fransa, aynı Rusya, aynı İran bir bakıyorsunuz ki ‘sizin Kuzey Suriye'de bir operasyon yapmanıza taraf değiliz’ diyor. Mevzu Türkiye Cumhuriyeti Devleti olduğunda bütün düşman kardeşlerin hepsi aynı kategoriye geliyor.
Türkiye bunu iyi okuyor ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin Afrika'daki faaliyetleri Tıpkı Kuzey Irak'taki faaliyetlerinde olduğu gibi Akdeniz'de olduğu gibi Libya'da olduğu gibi Ege'de olduğu gibi ve bu bahsettiğim Zengezur Koridoru ve Azerbaycan'ın işgal altındaki topraklarında olduğu yılların hepsini rahatsız ediyor.
Bakın 83 taneye ya da 82 tane yalan ya da yanlış olmasın Sehven yanlış söyleyebilirim sayıyı ama 83 olduğunu düşünüyorum, 83 tane F16 uçağını Viper haline getirme ile ilgili ilk iki uçak teslim edildi ve Amerika'nın Yunanistan Büyükelçisi Yunanistan Dışişleri Bakanlığından neredeyse davul zurna ile karşılandı.
Öyle taltifler, iltifatlar söz konusu olduğu için şimdi Biden'ın en yakın arkadaşlarından bir tanesi Yunanistan'ın Amerika Birleşik Devletleri Büyükelçiliği yapan adam ve babası, dedesi, atası Yunanistan'ın kırsalından gitmiş olan bir adam ve Amerika'ya gittiğinde Ortodoks kilisesinin en büyük destekçisi olan bir adam.
Bu uçakların bu uçakların Viper haline getirilmesi, bu F-16'ların modernize hale getirilmesi 4,5 nesil haline gelmesi demek oluyor. Yunanistan'a 83 tane uçağı modernize edeceksin sonra bizim F-16 taleplerimize gelince ‘bunları Yunanistan'a karşı kullanmayacaksın’ diye söz vereceksin, Peki Yunanistan'a bu uçakları veriyorken ve modernize ediyorken bunları Türkiye Cumhuriyeti devletine karşı kullanmayacaksın diye bir taahhüt bir kağıt bir evrak imza attınız mı? Hayır, çünkü söz konusu Türkiye olduğunda düşmanlar dost oluyor.”
