Kamuoyunun kendisini eleştirdiği konulara verdiği cevaplarla açıklık getiren Başkan Güngör, ekonomiden yatırıma, tasarruftan, bankalara olan borca, belediye içinde yapılan atamalardan, kentsel dönüşüme kadar çok konuda konuştu.
Güngör’ün en dikkat çeken açıklaması ise ‘Biz borç ta ödeyeceğiz hizmette yapacağız’, ‘Fatih Mehmet Erkoç’a bir tek laf söylemedim’ sözleri oldu.
İŞTE BAŞKAN GÜNGÖRÜN AÇIKLAMALARINDAN SATIRBAŞLARI
“HERKES ÖNCELİKLE KENDİ GÖREVİNİ YAPACAK”
“Ben günlük siyasetin içinde olmayacağım. Belediye başkanlığı yapmaya çalışacağım. Kurumlara tanımlanmış görevler var. Valiye, basına, partiye, belediyeye tanımlanmış görevler var. Birbirimizn işine karıştığımızda çok sağlıklı sonuçlar çıkmaz. Herkes öncelikle kendi görevini yapacak. Ama istişare etmesi gerektiği kadar da bulunacak. Burada partiyi takmama veya prensiplerine uymama gibi bir yaklaşım değil. Benim öncelikli görevim bu şehre hizmet etmek. Partininde, lideriminde hukukunu korumaktır.”
“FATİH MEHMET ERKOÇ’A BİR TEK LAF SÖYLEMEDİM”
“Yerel yönetimlerin gereği şeffalık ve açıklıktır. Bulunduğumuz durumu kamuoyu ile paylaşmamız gerekiyor. Bu şu anlama gelmiyor; bir başkasını eleştirme veya onu yerme, bu anlama gelmiyor. Benden önceki görev yapan belediye başkanlarının hukukunu korumakta bizim görevlerimizden birdir. Ama hiçbir basın mensubu şunu söyleyemez, ben bir önceki belediye başkanı sayın Fatih Mehmet Erkoç’a bir tek laf söylemedim. Hepsinin hukuku bizim hukukumuzdur.”
“ŞUNU NİYE GÖREVDEN ALDIN, BUNUN NİYE GÖREVDEN ALDIN’ DİYE ELEŞTİRİLDİ”
Belediyemizde 30 olan birim sayısını biz 16’ya düşürdük. Bu hareketimiz ‘şunu niye görevden aldın, bunun niye görevden aldın’ diye eleştirildi. İdarelerde herzaman bu olur. İş yerlerinde yöneticide, çalışanlarda değişebiliyor. Biz kurumumuzda arkadaşlarımızn kapasitesine, becerisine bakarak bir takım çalışma yapabiliriz. Bunlar her belediyede olan durumlar.
“BELEDİYELER İŞSİZLİĞİ AZALTAN KURUMLAR DEĞİLDİR”
Yasanın öngördüğü personel kapasitesi vardır. Yasa, bir belediyenin toplam personel gideri, bütçesinin yüzde 30’unu geçmeyecek diyor. Bizim şuan büyükşehirde bu oran yüzde 43 civarında. Biz bunun yüzde 30’un altına çekmediğimiz müddetçe yatırmları sağlıklı yapma imkanımız olmayacak. Belediyeler işsizliği azaltan kurumlar değildir. Belediyeler iş alanı açan kurumlardır.
“BU ELEŞTİRİYİ SON DERECE YERSİZ BULDUĞUMU İFADE EDİYORUM”
Göreve getirdiğimiz yöneticilerin Maraşlı olup olmamasıyla ilgili yaklaşımımız şu, Maraş’ın dışa kapalı olduğu yönünde çokca şikayet var. Ama bakıyorum bunu söyleyenlerin bir kısmı Maraş açıldığı zamanda eleştiriyor. Biz dışarda daha tecrübeli kişiler varsa bunu niye buraya getirmeyelim? Bunun neye zararı var? Bunlarda bizim memleketimizn çocukları. Marş’ta çalışan merkezi idarenin personelinin hepsi maraşlı mı? Ama herkes maraş için mücadele ediyor. Bu eleştiriyi son derece yersiz bulduğumu ifade ediyorum.
“BİZ BORÇ TA ÖDEYECEĞİZ HİZMETTE YAPACAĞIZ”
Belediyelerin borcu olur, bu doğaldır. Bu ayıpta değil günahta değil, bizde borçlanacağız. Fakat buradaki evrensel kural yönetebildiğin kadar borçlanmaktır. Biz hiçbir mazeretin arkasına sığınmıyoruz. Biz bu sorumluluğu aldık. Belediyenin borcunu da aldık, biz borç ta ödeyeceğiz, borçta yapacağız ama hizmette yapacağız. Biz hemşerilerimize güveniyoruz, biz partimize güveniyoruz, biz en önemlisi Cumhurbaşkanımıza güveniyoruz. Öyle ben; ‘borcu bahane ediyormuşu, şöyle, böyle imiş’ ben sadece şeffaflık adına bulunduğumuz durumu ifade etmek için bunu dile getirdim.
“BANKALARLA YOĞUN BİR MÜCADELE İÇERİSİNDEYİZ”
Araç israfıyla ilgili seçim döneminde ciddi eleştiri aldım maalesef araç israfı olduğunu gördüm. Belediye’de 145 araç azalttık. Bunun bize yıllık tasarrufu 7 milyon lira. Bu yıl bir çok kalemde bizim yaptığımız tasarruf miktarı 100 milyon’un üstünde. Bankalarla yoğun bir mücadele içerisindeyiz. Önemli taksitlendirmeler yaptık. Bazı bankalarda faiz oranlarını düşürdük hemde vadeyi uzattık.
“ÖNSEN BÖLGESİNE YENİ ŞEHİR YAPILANMASI”
2020 yılı içerisinde Önsen bölgesine yapacağımız yeni yerleşim projesi kapsamında köprü bitmiş olacak. Orada yeni yapılaşmada başlatılacak. Kılavuzlu bölgesinde TOKİ 3 yıl içerisinde bölgeyi millet bahçesi yapacak.
“AKSU ÇAYI KİRLİLİĞİ NE BİZE, NEDE ŞEHRİMİZE YAKIŞMIYOR”
çayı kirliliği ne bize, nede şehrimize yakışmıyor. KASKİ organizasyonu içerisinde, Valilik, Çevre Bakanlığı bize destek vererek arıtmayı yapacağız. Bu sürece kadar da Çevre Bakanlığı etkin denetim yapacak.
“TEKKE’DE KENTSEL DÖNÜŞÜM”
“Bizim yeni gelişme alanlarına ihtiyacımız var. Merkez olarak düşündüğümüzde Onikişubat ve Dulkadiroğlu’nda şehir artık doğuya ve batıya doğru gelişmesine çok fazla imkan kalmamış. Şehrin artık güneye doğru yani seçim döneminde de ifade ettiğimiz yeni şehir alanı olan Önsen tarafına doğru genişlemesi gerekiyor. Başka alternatifi yok. Bizim şehrimizin yüzde 40’ına yakın bir alanının dönüşüme ihtiyacı var. En acil olan yerlerden biri Tekke kentsel dönüşüm alanıdır. 10 yıla yakın süren bir süreç mevcut. Her zaman ifade ettiğim gibi, benden önceki hiçbir belediye başkanının bu konuda bir kusuru yok. Çünkü bu maliyetli bir şey. Süreçler yavaş işliyor, ciddi bir kaynak gerekiyor kentsel dönüşüm için ama bakanlığımız buraya el atıyor ve bizimle ortak istişareler gerçekleştirerek buranın dönüşümünü yapacağız. Şubat ayında Allah’tan bir şey olmazsa ilk etap başlayacak. İlk etap 8 hektar toplam 24 hektar, 2’inci alan 16 hektar. Tekke kentsel dönüşümü bitirdikten sonra diğer alanlar da peyderpey yapılacak. Bu bahsettiğimiz alan ortaya çıktığında ve tarihi dokuya da yakın bir alan olduğu için bu şehre çok önemli bir değer katacağını düşünüyoruz. Yapılar tarihi dokuya uyumlu olacak.”
“BİR ADIM ATARKEN 40 YERLE İSTİŞARE YAPIYORUZ, BİZ ÇOCUK DEĞİLİZ Kİ”
Bir şehirle, bir ülkeyle bir ilişki kurmak oradaki zulmü desteklemek anlamına gelmez. Antep Çinle Kardeş şehirlik yaparken Uygur Türklerine zulüm var mıydı yok muydu?, Ankara ilişki kurarken var mıyıdı yok muyudu? Bir şeyi karştırmamak lazım. Çin, tarihi ipek yolu bu coğrafyadan geçiyor, Türkiye Çin ile bu projeye ortak olmak istiyor. Bize Çin ile ilişkileri attırn deniyor. Biz bunu dış işleriyle yazarak yaptık. Bu yapılan iş ile Çin’de Uygur Türklerine yapılan zulmü desteklediğimiz anlamına kesinlikle gelmez. Zaten öyle olsa dış işleri bakanlığı onay vermez. Türkiye’deki bir çok ürünün hammaddesi, yarı mamül maddesi oradan geliyor. Biz bir adım atarken 40 yerle istişare yapıyoruz, biz çocuk değiliz ki.
