Güçkıran, evinde gazetecilere yaptığı açıklamada, ABD'nin Türkiye'ye karşı giriştiği yaptırımlara ve piyasalara yönelik spekülatif atağa karşı Türkiye Cumhuriyeti'ne destek olmak amacıyla eşi Hatice Güçkıran ile görüşerek birikimleri olan altınları bağışlama kararı aldıklarını, ancak Türkiye Cumhuriyeti'nin böyle bir fonu olmadığı için kuyumcuda bozdurdukları 50 çeyrek altının karşılığı olan 18 bin lirayı Mehmetçik Vakfına bağışladığını belirtti.

Türkiye üzerinde oynanan ekonomik oyunlara tahammül edemediğini dile getiren Güçkıran, şunları söyledi:

"Dış güçlerin özellikle Cumhurbaşkanımıza ve ülkemize yaptıkları haksızlıklara tahammül edemedim. Dünyada örneği olmayan bir devletiz. Bunu o dış güçler biliyor. Ben eşimle beraber bu olayları duyunca 'ne kadar birikimimiz varsa çıkaralım. Bunu devletimize altın olarak bağışlayalım' dedik ama devletimizin öyle bir fonu yokmuş. Olmasını isterdim, mesela altın fonu olsaydı her ay maaşımı aldıktan sonra gider bir küçük altın alır bankaya verirdim."

Altınları bozdurarak parasını bağışladığını ifade eden Güçkıran, "Kuyumcu esnafı altınları devletimize destek amaçlı bozdurduğumu duyunca bana çok yardımcı oldu. Bozdurduğum altınların parasını emekli maaşımı aldığım banka üzerinden Türk Silahlı Kuvvetleri Mehmetçik Vakfına bağışladım." diye konuştu.

Güçkınan, sözlerini şöyle tamamladı:

"Bu vatan bizim, devletim beni çağırsa 70 yaşındayım vallahi billahi giderim. Bu ülkede madem ki 81 milyon insan kardeşçe yaşıyoruz. Herkes benim gibi düşünse, bizim yaptığımız denizde bir kum tanesi, bunu çoğaltabiliriz. Bu ülke bizim biz başka bir yere gidemeyiz. Ülkemiz yıllardır mülteci alıyor. Allah bizleri o duruma düşürmesin."