Yönetim Kurulu Üyesi İsmail Kurtul, AR-GE çalışmaları kapsamında, bu hedefe doğru adım adım ilerlediklerini bildirdi.
Kurtul; İskur Grup’un, kuruluşundan bu yana geri dönüşüm bilincine sahip ve bunu hayata geçiren öncü kuruluşlardan olduğunu ifade ederek, “Tekstilde üretim ağımızın belirli aşamalarında ortaya çıkan firelerimiz, muhteviyatına uygun olarak belirlenir ayrıştırılır ve preslendikten sonra iki aşamada tekrar hayata kazandırılır. Amacımız tekstilde ‘sıfır atık’ı yakalamak” dedi. Atığı iki kategoride değerlendirdiklerini vurgulayan Kurtul, bunlardan birinini “Herhangi bir işlem görmeden başka bir ürünün hammaddesi olabilecek durumdakiler”, diğerinin ise “Tekrar hayata kazanabilmek için işlem görmek zorunda olanlar” olduğunu ifade etti. Temel prensiplerinin en az enerji ve maliyetle döngüyü sağlamak olduğunu belirten Kurtul, şunları söyledi: “Bu bağlamda işlem görmeden başka bir ürüne hammadde olabilecek ürünlerimiz ilgili ağa sevk edilir, işlem görmek durumunda olanlar ise 2018 yılında faaliyete geçirdiğimiz Kayra Elyaf Geri Dönüşüm firmamıza sevk edilir. Kayra Elyaf, günlük 50 Ton ayırma, ayrıştırma ve geri dönüşüm kapasitesine sahip. Hem üretim sırasındaki atıkları ‘pre consumer’ hem de nihai tüketicinin kullanımından sonraki atıkları ‘post customer’ elyaf haline dönüştürüyor. Şirketimiz, faaliyetlerini uluslararası ‘GRS’ disiplini içerisinde yürütüyor ve gerekli ekolojik standartlara uygunluğunu “OECOTEX” belgesiyle ispatlamış durumda.”
Bu yıl kapasiteyi artırmayı planlıyor
Kayra Elyaf’ın 2020 yılında 15 bin ton elyaf üretimi gerçekleştirdiğini kaydeden Kurtul, “Pandemi nedeniyle firmaların kapasitenin altında çalışmasından dolayı geri dönüşebilecek kaynaklar azaldı” dedi. Kurtul, geri dönüşüme yönelik 2021 ve sonrasına dair beklenti ve hedeflerini de dile getirerek, “2021 yılında geri dönüşüm kapsamında yatırımlarımız devam edecek. Pandemi şartlarının ve kaynakların durumuna göre kapasiteyi artırmayı planlıyoruz” diye konuştu.
Öte yandan geri dönüşümde temel mantığın en az enerjiyle kazanım sağlamak olması gerektiğini ifade eden Kurtul, “Herhangi bir işlem görmeden başka ürünlere hammadde olabilecek yapıda olanlar işlemsiz dönüştürülmeli. Fiziksel dönüşümle kazanım yapma maliyetleri de oldukça düşük. Biz iç döngümüzde iş kolumuzla ilgili olanları kendimiz dönüştürürken kâğıt veya plastik gibi olanları geri dönüştürülmek üzere diğer tesislere gönderiyoruz. Kendi tesislerimizde ayrıca yenilenebilir enerji yöntemlerini kullanarak sürdürülebilir pozisyonlar almaya çalışıyoruz.”
Günümüzde sektörün gündeminde ön plana çıkan sorunlar konusunda çözüm önerilerinde de bulunan İsmail Kurtul, “Ekolojik dengedeki bozulmalar, azalan kaynaklar, artan talepler işgücü maliyetlerinin artması, bireyleri, haneleri, firmaları geri dönüşüme ayrıştırmaya ve değerlemeye mecbur hale getirdi. Geri dönüşüm tercih değil zorunluluk haline geldi. Bu mottoyla sıfır atık projeleri geliştirilip uygulanmalı, enerji ihtiyacı kısmen de olsa düşürülmeye çalışılmalı” görüşünü dile getirdi. İsmail Kurtul, gelecek nesillere yaşanabilir bir dünya bırakabilmenin imkânsız olmadığını sözlerine ekledi.
