Sonunda beklenen oldu.
Datça Belediyesi'nin bugünkü encümen toplantısında Kargı'daki otel dahil beş kaçak inşaatın yıkılmasını kararlaştırıldı.
İmar barışına rağmen kaçak inşaatların devam etmesi beldede büyük sorun yaratırken, belediye yetkilileri artık bu tür yapılara asla izin verilmemesi konusunda fikir birliğine vardı.
Bugünkü toplantıya Kargı'daki kaçak otelin sahibi de katılarak, yıkım için 30-40 günlük izin istedi. Ancak yetkililer yasal sürenin dolduğunu, 10 gün içinde oteli yıkması gerektiğini kendisine bildirdiler. Eğer otel sahibi tarafından yıkılmazsa, belediye yıkacak.
Toplantıda ayrıca 5 kaçak inşaatın dosyası incelendi ve hepsine yıkım kararı verildi. Yasal süreç dolduğunda hepsi yıkılacak.
Belediye yetkilileri 2017 yılından sonra yapılan kaçak inşaatların, imar barışından faydalanmış gözükse bile gruplar halinde yıkılacağını açıklarken, vatandaşları maddi zarara uğramamaları için kaçak işlere girmemeleri konusunda uyardı.
Alınan kararlar doğru.
Datça'da kaçak inşaatın önü kesilmezse, yapanın yanına kar kalırsa, bu güzelim belde yakında beton yığınına dönecek.
Ancak şunu da unutmamak gerek.
Bu kararı alan belediye keşke kaçak inşaatlar başladığı zaman durdurabilse.
İnşaatın bitimini beklemeyip, hemen müdahale edebilse.
Ya da tırnak içinde "göz yummasa."
Kimseyi umutlandırmasa.
Böylece onca masrafa, onca emeğe yazık olmaz.
Tabii artık vatandaş da şu söylemden vazgeçmeli.
"Kimi yıktılar ki, benimkisini yıksınlar,"
Bak yıkıyorlar kardeşim.
Gözünün yaşına bakmadan yıkıyorlar.
Parana, puluna yazık.
Ve en önemlisi, Datça'nın şu yılan hikayesine dönen imar sorunu artık çözülmeli.
Çevre Bakanlığı'na baskı mı yapılır, kamuoyu mu oluşturulur.
Bir şeyler yapılmalı ve artık bu güzelim cennette kaçak inşaat gibi bir ilkellik yaşanmamalı.
